Geçtiğimiz hafta böbrek iltihaplanması nedeniyle 5 gün hastahanede yattım, daha doğrusu zorla yatırıldım. Ne zormuş oralarda hayat, sağlık ne paha biçilmez şeymiş. Tabii benim gibi enerjisi tavan yapmış birinin hastahanede yatması kolay olamadı :) Her serum arasında yataktan kalkıp ortalıktan kayboldum, tabii bunu 3.gün yapmaya başladım, ilk 2 gün ne mumkun yataktan kalkmak. Hemsirelerle pazarlık yapar haldeydim, lütfen az biraz gezip geleyim ben, neyse ki çektiler nazımı, sağolsunlar :)
Ara ara cam kenarına attım kendimi, aşağıda oyun oynayan çingene çocuklara bulaştım. Hiştt piştt napıyorsunuz diyen bir hasta çocuklara da normal gelmedi, ama bilmiyorlar ki yatırmışlar bir hiperaktifi içeri, bağlasan durmaz... :)
Buyrun size sokaktan bana gangnam style yapan minik çingene çocukları. Haaa bu arada bu cocuklar çıplak ayak geziyorlar, nasıl oluyorlar da hastalanmıyorlar. Hoş hastalansalar nereden bileceğiz ki...
Hastahanede gördüğüm ilgi de azıcık şımarıklıga yol açma değil :) Kimse duymasın :) Tabii beni sadece arayan soran, hastahaneye ziyarete gelenler şımartmadı. Bir de bu çiçekler şımarttı. Ne kadar teşekkür etsem az beni yalnız bırakmayan, sevildiğimi hissettiren tüm dostlarımaaa... Soldan ikinci çiçek zaten benim, hepsinden kıymetli :)
Neyse özetle aman haa benim gibi vucudunuzun verdiği mesajları görmemezlikten gelmeyin, en ufak hastalıkta doktora gidin, yoksa benim böbreginizi kaybetme noktasına gelip son anda boylesine bir tedaviyle kurtarılırsınız... Belirtileri soranlar çok oldu, belirtiler yuksek ateş, tansiyon düşüklüğü, bel bölgesinde çok ciddi bir ağrı - hatta ağrı nedeniyle yürüyemez duruma gelmiştim- Neymiş herşeyin başı sağlıkmış, sağlıcakla kalın....